Yeni dönemde yeni bir aşama..


Derin kötülükle ilgili notlarımıza devam etmeden önce, 2009 Nisan ayı başından beri devam eden 'Karanlıktan çıkış' ve geleceğe hazırlık döneminde yeni bir aşamaya geçilme ihtimalinden sözetmek zorundayız. Eski gerginlik elbette olmayacak, insanlar kendilerini Nisan öncesi zamana benzer şekilde boğulurmuş gibi hissetmeyecekler (birdaha hiç öyle olmayacak), ama yeni aşama, şimdikinden daha az rahat bir duruma işaret ediyor. Ana fikri: Daha yoğun çaba. Yani daha akıllı, daha yaratıcı, daha çalışkan olmak... Şimdi, eskiden farklı olarak (eskiyi aşmak için) başlayan/başlatılan bazı durumların/projelerin ne durumda olduğunu gözden geçirmekte fayda olacağı kesin. Çünkü bu konularda yeni tartışmalar başlayabilir -ki başlamalı da- ve bu rahat durumu bozabilir. Esas olan, -her ne olursa olsun- bugünün iyimser/nesnel/yapıcı atmosferini bozmamak, ona sahip çıkmak ve hep onun içinden hareket etmek olmalı. İnsani/yüksek/evrensel değerler konusunda ülkede bir konsensüs sağlandığı görülüyor. Bunun giderek daha da sağlamlaştırılması, toplumu germeden ve uygar bir çerçevede (fair play) politika yapılabileceğinin anlaşılması, gerçek demokrasinin değerinin anlaşılması, ilginç ve güzel sonuçlar doğurdu. Yeni tartışmalar, şimdi bazı yenilikleri sınayacak gibi görünüyor. Bu aşamada en önemli konular: 1. Makul muhalefetin ne istediğini bilmesi ve bunu asla gözden kaçırmaması ('Yeni uyum'), 2. Ne olursa olsun insani/yüksek/evrensel değerlerden şaşmaması, 3. Kaliteden asla taviz vermemesi (belli bir yüksek kalite tutturması).

2009 Temmuz ortasına kadar olan dönemde Türkiye, daha çok geleceğini düşünmek konusuna odaklı bir atmosferde yaşıyor. Aranan ve oturtulmaya çalışılan konu, herkesin çıkarlarının/isteklerinin birbiriyle karşılıklı olarak anlaşma bazında tatmin edilmesi. Bu konuda kalıcı bir uyumun ilk önemli adımları -bilerek ve bilmeyerek- atılıyor. Eskiden olsa, "bir tür cambazlık" sayılabilecek bu alanda ilerlemek, şimdi hem daha kolay, hem daha iyi sonuçlar veriyor. Bu cambazlığın zor olan ama şimdilik kesinlikle vazgeçilmemesi gereken yanı, kimsenin kendi "kutsalları"ndan taviz vermeden bu yolda yürümeye devam etmesidir. Bu kutsalların daha sonra yeniden tarifi, herkesin kendisi tarafından yapılırsa, daha sağlam, daha olumlu bir noktaya gelineceği kesin gibi. Herkesin ihtiyaçları ve isteklerini diğerleri ile koordine etmesi, bunun için herkese (diğerinin alanına da girebilen -alanların yer yer içiçe de geçebileceği, ama birbirini rahatsız etmemenin yollarını da bulan) imkanlar açılması, bunun belli bir kültürünün oluşması, şimdi en önemli konu sayılabilir. Sözkonusu 'yeni uyum'un bozulması, her zaman sorun çıkmasına neden olacaktır ve "sorun" da herkese dokunacaktır. Bunun iyi anlaşılması, herkesin daha sağduyulu olmasının da garantisidir. Bu çerçevede yapıcı olan, sinirlerine hakim, yaratıcı, her kesimle ilişki kurabilen akıllı politikacılar ve medya yazarlarının önemi, hemen öne çıkıyor. (Ve birlikte, grup halinde hareket etmek, bütünü düşünen yaklaşımlar çok daha kolay olacak gibi görünüyor)

'Yeni uyum' konusunda en temel ve en kesin kural -mutlaka- dürüst ve samimi olmaktır. Bırakalım, aptalaşma sorunuyla boğuşan neoliberal katakullciler dürüst olmasınlar (ki bunun bedeli onlar için çok ağır olacaktır) sonunda herkes, dürüstlüğün değerini ve gücünü yeniden anlayacaktır. Dürüst olup, öne gelen konularda kıvırtmadan, ertelemeden, ama kendi değerlerinden de ödün vermeden sonuç almak amaç olmak zorunda. Yoksa ertelenen, kıvırtılan konular, hiç umulmadık bir zamanda bumerang gibi geri dönüp tembelleri vurabilir. Yaz aylarının zaman kalitesi, Temmuz ayına kadar bu açıdan önemli olurken, finansal/iktisadi konularda en uygun kriz önlemlerini almak zamanı geçmek üzere. Yaz sonundan itibaren ekonomi çok bunaltabilir. Sonuç: Bu iktidardan kurtulmak gerekiyor. Bunun için de daha dikkatli ve çalışkan olmak, iyimserliği her daim korumak, 'yeni uyum'u her zaman güçlendirecek bir tutum takınmaya özen göstermek ve rehavete kapılmamak lazım. Bu istikamet, hatalardan sakınmayı ve şimdi oluşmakta olan konsensüsün hükümet olmasını sağlayacaktır. Konsensüsün güçlendirilmesi, önümüzdeki zorlu dönemde sorunların kolay aşılmasını ve daha sonrası için büyük bir güç/kuvvet oluşturulmasının ilk adımlarını garantileyebilir.